Tatil, modern hayatın koşuşturması içinde yaşanan stres ile başa çıkmak için verilen bir mola, ruhun nefes aldığı küçük bir kaçamaktır. Bir ağacın sonbaharda yapraklarını döküp yeniden bahara hazırlanması gibi her tatil yaşamlarımızda yeni başlangıçların habercisi olmalıdır. Her rüyanın sabahı, her tatilin bir sonu vardır ancak tatil sona erdiğinde kişi için işe, okula ya da günlük rutinlere yeniden uyum sağlamak çoğu zaman düşündüğümüzden daha zor ve zorlayıcı bir hal alabilir, ruh hâlinde depresif belirtilere sebep olabilir.

Birçok kişi tatil dönüşünde baş ağrısı, uykusuzluk, sabahları yorgun uyanma, odaklanma güçlüğü, tahammülsüzlük gibi sorunlar yaşadığını dile getirir. Hatta bu tabloya “tatil sonrası sendromu” adı verilir.  

Aslında sorun, tatili bir kaçış olarak görmemizden kaynaklanır. Kısa süreli bir tatilin geçmişteki sorunları yok edeceğine inanırız. Sorunlar bavula sığmaz ki içine koyup götürüp yanımıza almadan dönebilelim. Tatilden döndüğümüzde onların bizi aynı ağırlıkla beklediğini unuturuz.

Tatil, sorunlarla baş edebilmede daha dingin, daha güçlü ve daha çözüm odaklı davranabilecek bir ruhla geri dönmemiz için bir fırsattır. Bu yüzden tatil bir bitiş değil; yeni başlangıçlara hazırlanmak için verilen bir moladır.

Ayrıca tatile büyük anlamlar yüklemek ya da beklentilere girmekte süreci zorlaştıran önemli etkenlerden biridir. Hiçbir tatil insanı koca bir sene besleyemez. Bu yüzden günlük yaşam akışında kendimize iyi hissettirecek alanlar oluşturmalıyız.

Tatil dönüşlerinde depresif bir ruh hâline kapılmamanın yolu, tatilin armağan ettiği huzuru gündelik yaşama taşıyabilmektir. Gün içinde yapılan küçük molalar, kendimize çay-kahve eşliğinde ayırdığımız sessiz zamanlar, küçük mutluluklara sarılmak, akşamüstü yapılan kısa bir yürüyüş, uyku düzenini oturtmak, sorumlulukları günlere dağıtmak, zaman yönetimine dikkat etmek, kendine anlayışlı ve merhametli davranmak… İşte bütün bunlar, tatilin ruhunu günlük yaşamın içine dahil etmenin yollarıdır.

Şuna değinmeden de geçemeyeceğim. Sevgi ve aidiyet eksikliği her türlü soruna neden olur. İşinizi severek yapıyorsanız, okulunuza severek gidiyorsanız, evde çocuklarınıza baş başa kalmayı sorun etmiyorsanız tatil dönüşlerinde sendrom yaşayamazsınız. Ama içinde olduğunuz ortamı/durumu sevmiyorsanız kendinizi oraya ait hissetmiyorsanız elbet sendrom yaşarsınız…

Zehra BİNİCİ TEKİN

Klinik Psikolog & Aile Danışmanı

pzehrabinici@gmail.com

27.08.2025